25 Ağustos 2017 Cuma

ANNELERİN KALBİ ZAMANLA BÜYÜRMÜŞ...

Nil sanırım iki yaşındaydı..Bir gün çok sevdiğim,tıpkı benim gibi duygularını yoğun yaşayan bir arkadaşımla okulda kahve içiyorum..Dedim ki ikinci bebeğimde kız olsun ve ben ismini Leyla koyayım..güzeller güzeli Leyla..
Sonra zaman geçti daha hamile değilim ,bana ''Leyla'nın Evi''kitabını almış getirmiş aynı arkadaşım..Sakladım o kitabı..ben daha önce okumuştum..
Biraz zaman geçti ve Ayşegül Aldinç sanki benim için yaptı o güzel şarkıyı..yoo daha hamile değildim..ama kimbilir kaç kere dinledim o şarkıyı.....'sorma,durum Leyla..,
Sonra bir gün ikinci kez anne olacağımı öğrendim..
Herşey sorunsuz başlamışken ,9.haftada öyle büyük ve çok kanamam oldu ki..Hastaneye apar topar giderken gözlerim yaşlı bebeğim için kalbim acırken radyo da o şarkı çalıyordu..Dedim ki artık eminim Leyla geliyor ..ve ne olur dedim Leyla beni bırakma..Mucizem bizi bırakmadı..
Leyla'nın Evi ni okurken o zamanlar dikkat etmediğim Leyla bebek tasvirini okuyunca baban bir kez daha kalbime değdi ismin...
Sonra zaman geçti..Bir sürü annelik endişesi yaşadım..Hepsi hala aklımda..çünkü ruhumu çok yordum..
Ama en çok korktuğum,''ikinci bebeğimi de ilk bebeğim kadar sevecek miyim?''ya ona haksızlık yaparsam?''..bunun gibi bir sürü vesvese..
hepsi 25 Ağustos 2016 da son buldu..Hayatımın en güzel Ağustosuydu..o gün yeniden doğdum..kalbim biraz daha büyüdü..artık daha kocaman..koskocaman..




Kalbim artık pespembe..
Leyla'nın yeri ayrı ama aynı..
Kalbim de dünyam da artık daha güzel ..
Bugün 25 Ağustos 2017
Sakin,güler yüzlü ,gülen gözlü kızım,
Leylam 1 yaşında
Benim kalbim evren kadar..



15 Ağustos 2017 Salı

İKİ ÇOCUKLA TATİL Mİ?

Geçen yaz karnım burnumda tatil yapmaya çalışırken demiştim ki seneye her şey çok güzel olacak!Gerçi ilk annelik tecrübem şunu da düşündürtmemiş değildi hani ''Leylacım 10-12 aylık olacak tam da bırakın beni ben bebek değilim evresinde''nasıl yaparız bilmiyorum cümlesini kurmuştum...
Gene de bir ümit vardı içimde...şöyle olacak sanmıştım..


Havuz kenarında sakince ve huzurla güneşlenip kitap okumaktı hayalim...olmadı tabi..
İlk planladığımız tatilimiz Urladaydı..Bir ev tutma fikri bana hiç bir zaman cazip gelmese de,tuttuk..Anneannemizi de almıştık halbuki yanımıza..Kızlar hasta olunca bir de o evde şimdi ne yiyeceğiz  derdi :)) Ev tutma ve yazlık fikrine bir kez daha sonsuza kadar hayır dedim..Babalar tatil yaparken çocuklarla o evde telef olan anneler oluyor çünkü...
Neyse yılmadık ve bu sefer Gündoğan-Bodrum' a gittik..Bir butik otel fikri iyiydi..Gürültü yoktu,yemekler günlük taze ve zeytinyağlıydı..Havuz kapının önündeydi..Yok olmadı,gene dinlenemedik..İki çocukla sanırım bir kaç yıl böyle olacak..




Biz VİLLA RUSTİCA -GÜNDOĞAN da konakladık..İşletma sahipleri çok ince,kibar ve tatlı karı koca..Otel çok temiz ,oda kahvaltı hizmeti veriyorlar,kızlar için öğle yemeği için her öğlen taze taze çıkan ev yemeklerini tercih ettim..ama beklediğimiz sessizliği bulamadık,çünkü oda sayısı butik otelden çok fazlaydı hatta gittiğimiz ilk akşam Leylayı uyutmaya çalışırken kapının önünde neredeyse gitar çalıyordu biri..neymiş barbekü partisi varmış...


Denize ve havuza giremeyişimizin sebebi bu kucaktan inmeyen hanımefendi  ve onun konforundan asla ödün vermeyen biz anne babasıydık..

Sürekli bir kargaşa hali ise bizi yormaktan başka bir işe yaramadı..Havuzun kenarında olup nadir anlarda girmek strese soktu..ha bir de etrafımdaki annelerin yanlarında getirdikleri bakıcıları...


Leyla havuzdaki suyu içmeye çalışıp ben onu günde üç kere yıkamaya başlayınca onu da havuza sokmaktan vazgeçtim...
Hala Nil'e sıra gelmedi..O kısmen bizden daha mutluydu..İki tane arkadaş bulmuştu ve onlarla çılgınlar gibi geç saatlere kadar scooter biniyordu..Butik otel demiştim diymi..:)))





Gündoğan,Bodrum'a ,Bitez'e,Yalıkavaka,Gümüşlük'e hepsine çok yakın,harika.tertemiz bir koy,,Biz Gündoğan'da kalıp diğer saydıklarıma gideriz diye de hayal etmiştik ama olmadı...
Bir kaç akşam Gündoğan sahilinde konumlanan Çakıl restaurantda yedik akşam yemeklerini..burası çocuklu aileler için çok uygun..her zaman çorba ve ev yemeği alternatifleri var..


Nil de kalmıştım dimi..Nil'in sivrisineğe alerjisi var..Bu tatilde de gözü şişti :( Bu sefer alerji şuruplarımız yanımızdaydı..İki gün de indi ama her sorana laf anlatmak Nil'in canını çok sıktı..




Bir akşam LİMON-GÜMÜŞLÜK e gittik..Harika bir yer..Sanki sevdiğim o italyan filmlerinden çıkmış gelmiş gibi..öyle güzel..Manzara,müzikler,günbatımı..herşey harika..Bir gün mutlaka tekrar gitmek istediğim yerlerden biri..Gün batarken o şarabı içmek için tekrar gitmeli..
Çocuklu ailelere göre değil bence..çok da kucaklamadı işletme sahipleri bizi..evet göstermelik bir çocuk tabağı var menüde ama yok oraya geçmeyin yok o tarafa çocukların inmesi yasak falan derken azıcık oturup kalktık :))







Ben çocuğunun konforundan ve düzeninden ödün vermeyen bir anneyim,yani çocukla gidilmeyecek yerlere gidip çocuklarım bir sandalye üzerinde uyurken eğlenemiyorum,keşke biraz daha rahat olsaydım diyorum ama olmuyor işte o zaman da tatil böyle oluyor..
Biliyorum ki bir gün hızla büyüyecekler..ve onların gelip kapıyı çalmasını beklerken diyeceğim ki keşke büyümeselerdi...ama şimdi de azıcık uyuyabilirler dimi :)
NOT:Biz bu sefer gidemedik ama yolunuz düşerse çocuklarla siz gidin
1-)Yalıkavak Marina
2-)Bitez Dondurmacısı
3-)Bodrum Su altı arkeolojisi müzesi